Salı, Mayıs 23, 2006

beklenen ya da beklenmeyen bir yazı yazmaktansa hiç bir şey yazmamak en iyisi olabilirdi, belki de düşündüklerini yazarsa insan birşey bir yerlere dokunursa diye kendisini suçlu hissetmemek ya da olanı biteni hiç umursamamak adına ne yapılabilir diye düşünüp durduğunda nedir, ne değildir, ne olduğu önemli midir?

bazen hayatta söylenebilecek çok şey vardır bu yüzden en güzeli hiç bir şey söylememektir, bazense söylenebilecek hiç bir şey yoktur o zaman da yapılabilecek tek şey hiç bir şey söylememektir. Bazen söz gümüşse sükut altındır ama öyle zamanlar gelir ki söylenmeyen kendine saklanan her şeyin aslında ne anlama geldiğini anlamaktan çok uzağa düşer insan.

küçük bir olay aktarayım, pazar günü otobüste istanbula doğru giderken okuduğum kitapta bir paragraf vardır. yeniden doğmak isteyen insanın yumurtasının kabuğunu kıran bir civciv gibi kendi dünyasını yıkması gerektiğinden bahsediyordu. bazı insanlara içinde yaşadıkları dünya dar gelir ne yapılması gerektiği bellidir, bazen yapılması gereken yapılır, bazen de bir şeyler vuku bulur hiç bir şey yapılmaz.

hayat kaçışların toplamıdır bazen, bazen vazgeçişlerin yarısı bile değildir, arasıra bir şeylerin üstüne giderek yapılan bir ataktır. bazen gerilerden gelen ve son şutu çekip takımı öne geçirmek için fırsat kollayan defans oyuncusudur hayat. bazen kendini defansın arasında unutturan bir forvet, bazen durakta otobüs sırası bekleyenlerin ceplerinden bi şeyler aşıran bir yan kesici...

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home